27 Ekim 2014 Pazartesi

SYLVIA PLATH

  • İnsanlar mutlu. Bu kendi payından memnun olduğun anlamına geliyorsa; acayip ya da ıstıraplı uçları, merak edecek ya da soru soracak alanı olmaksızın, tam da kendi şekline uygun bir çemberin içinde debelenip duran kanaatkar biri gibi rahat hissetmek. Ben memnun değilim, çünkü benim payım sinirli, tıpkı diğerleri gibi.
  • Ölmek bir sanattır, her şey gibi eşsiz bir ustalıkla yapıyorum bu işi. Öyle ustaca ki insana korkunç geliyor, öyle ustaca ki gerçeklik duygusu veriyor. Bu konuda iddialıyım sanırım.
  • Tanrım, ben kimim? Bu gece kitaplıkta oturuyorum, tepede göz kamaştırıcı ışıklar, yüksek sesle vınlayan vantilatör. kızlar, her yerde kızlar, kitap okuyorlar. Yoğun yüzler, pembe, beyaz, sarı. Bense burada kimliksiz oturuyorum: yüzden yoksun. başım ağrıyor. (...) ama gene de evde benim varlığımla dolu odam var, biliyorum. Bu haftasonu buluşmam var: biri benim yalnızca bir ad olmadığıma inanıyor. Bunlar benim, kimlikten yoksun, yalnızca sinirler düğümü değil, bütün bir insan olduğumun biricik belirtileri. Yitip gitmişim.
  • İnsanın kendisini yok ederek dünyayı yok etmesi, umursamaz bencilliğin aldatmaca doruğudur.
  • Ben yatağımda, gözlerimi beyaz tavana dikmiş sırtüstü yatarken sessizlik büyüdü, büyüdü, bir an geldi ki kulak zarlarımın sessizlikten patlayacağını sandım.